BENDE NE VAR?

SAĞLIK
Typography

Yaşam koşulları ağırlaştığında, her zaman rutin olarak yapmış olduğunuz görev ve sorumluluklarınız size yük gibi gelmeye başladığında, bu olanlara; zaman zaman bedeninizin güçsüz düşmesine, hava değişimine, çevrenizdeki insanların dengesiz tavırlarının sebep olduğunu düşünerek kendinizi rahatlama yoluna gidebilirsiniz. 

Bu sebep arayışları geçici çözümlerdir ve vücudunuzdaki genel ağrılardaki artış, direksiyonda veya işyerinizde sunum yaparken, ekmek sırasında beklerken kalbinizin yerinden çıkacak gibi olması, tansiyonunuzun yükselmesi veya düşmesi, tahammülsüzce çevrenizdekilere kızmanız, düşüp bayılacak gibi olmanız yaşamınızı önemli şekilde sekteye uğratmaya devam eder. Artarak yaşadığınız bu seviyesi yüksek kaygı halinde çevreniz yoksa panik atak mı var sende diye sorarlar. Siz de bende ne var diye sormaya başlarsınız? Bu yazımızda buna kısaca cevap bulmak hedeflenmiştir.

Kaygı, Korku ve Panik Atağı ne demektir?

Korku, herkes tarafından yaşanma olasılığı gerçek temel duygulardan bir tanesidir. Algılayabildiğimiz ve karşılaştığımız gerçek bir tehlike karşısında verdiğimiz bir tepkidir. Korku karşısında hem bedenimiz hem de düşüncemiz etkinleşir. Tepkilerimiz bedenimizle sınırlı değildir. 

Kaygı ise; korku duygusu ile bağlantılıdır ancak aralarındaki fark kaygı daha çok geleceğe yöneliktir. Mesela bir ormanda kaplanın saldırısına uğramaktan korkarız, ancak gelecek tarihli bir sınava veya sunuma yönelik ise kaygı duyarız. Bu nedenle kaygı daha geniş zamana yayılan uzun süreli bir duygudur.

Panik Atak; tıbbi alanda bilimsel olarak tanımlanmış, algılanan tehdit edici bir duruma yönelik aniden gösterilen ve ağırlıklı olarak bedensel duyumların eşlik ettiği bir tepkidir. Bunlar kısaca;

Kalp atımlarında hızlı artışın duyumsanması, nefes almada zorluk ve sıklık, göğüs sıkışması ve göğüste ağrısı, titreme ya da sarsılma, bulantı, karın ağrısı, uyuşma ve karıncalanma, baş dönmesi, sersemlik, dikkat dağınıklığı, ölüm korkusu, kontrolü kaybedeceğine ya da delireceğine yönelik korku vb. tepkiler kişinin kendi bedenine yönelik kontrol duygusuna güvensizlik yaratmaya başlar,

Ataklardan sakınmak için kişi kendini birçok etkinlik ve ortamdan soyutlamaya başlar. Ataklar hangi durum ve ortamda çıkmışsa kişi artık günlük yaşamında o durum ve ortamdan veyahut kişilerden uzak durmak için çabalar, kaçar. 

Panik atakta kişiyi en çok zorlayan husus; atakların bedensel bir başka hastalığın belirtisi olabileceği korkusuna sahip olmaktır. Bu korku uzun vadede yoğun kaygı yaratır, bu da yine atakların sıklığını artırıcıdır. 

Bir sonraki yazımızda panik atak durumunda neler yapılabileceğine değineceğiz.

KAYNAK: Kaygılarımız/Korkularımız  Prof.Dr.Ertuğrul Köroğlu, Hekimler Yayın Birliği